AVUKATLAR PARADAN BAŞKA HİÇBİR ŞEY DÜŞÜNMEZ GİBİ OLUMSUZ BİR İMAJIN YARATILMASINA İZİN VERMEMELİDİR.
Tarih: 28.07.2020 | Okunma Sayısı: 1592

 Avukatlar paradan başka hiçbir şey düşünmez gibi olumsuz bir imajın yaratılmasına izin vermemelidir.

Tarih
26.07.2013
Esas
E.2013/139
Karar
K.2013/565

 

 

 

 Eylem, şeklen hukuka uygun olsa bile,  ilamda yazılı aynı mahiyetteki iki alacak için iki ayrı takip yapılarak iki ayrı icra vekâlet ücreti tahsili meslek kurallarının ruhu ve kabul ettiği ilkelerle bağdaşmamaktadır. Avukat, yargı kararlarına uygun ise de toplumun önem verdiği moral değerlere ters ve avukatların kamudaki itibarını doğrudan ilgilendiren hususlarda daha dikkatli ve özenli olmak “avukatlar paradan başka hiçbir şey düşünmez gibi olumsuz bir imajın yaratılmasına” eylemleriyle katkıda bulunamazlar.

(Av. Yas.  2,34,134 ve TBB Mes.Kur 3,4

 Şikâyetli avukat hakkında, … 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/411 Esas, 2011/709 Karar sayılı ilamda yazılı maddi ve manevi tazminat istemlerinin kabulüne ilişkin alacakları &S230;Fethiye 1. İcra Müdürlüğü’nün 2001/1939 ve 2011/1940 esaslarında ayrı ayrı icra işlemleri yaptığı ve bu nedenle 7.700.00 TL fazla ücret tahakkukuna yol açtığı sebebiyle TBB Yönetim Kurulu’nun 10.02.2012 gün ve 2011/94 Esas, 2012/33 Karar sayılı kararı ile “ AAÜT’ne göre daha fazla vekâlet ücreti almak için yapılan bu eylem Avukatlık Yasası 34, 134 ile ve TBB Meslek Kuralları 3 ve 4. maddelere uygun bulunmadığı iddiasıyla açılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülmeyerek “disiplin cezası verilmesine yer olmadığına” karar verilmiştir.

 Şikâyetli avukat savunmasında, yaptığı işlemin hukuka uygun olduğunu, … İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2011/203 Esas ve 2011/231 Karar sayılı kararla şikâyetin reddine karar verilerek kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 27.02.2012 gün ve 2011/19344 Esas, 2012/5228 Karar sayılı kararı ile onanarak haklı olduğunun saptandığını keza &S230; İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2011/204 Esas ve 2011/232 Karar sayılı Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 27.02.2012 gün ve 2011/19344 Esas, 2012/5228 Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurul kararının da bu yönde olduğunu,  hukuka uygun işlemin etik olup olmadığının ve meslek ahlakına uygun olup olmadığının tartışılamayacağını, olayda kasti bir durum olmadığını, masraf ve avukatlık ücretinin ayrı ayrı istenebileceğine dair içtihatlar ve örnekler bulunduğunu, suçsuz olduğunu savunmuştur.

 Baro Disiplin Kurulu, şikâyetli avukatın eyleminin yargı kararlarına dayalı olarak mümkün olması gerekçesi ile disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar vermiş ve Şikâyetçi karara itiraz etmiştir.

 Dosyadaki bilgi ve belgelerden, şikâyetli avukatın ilamda yazılı maddi ve manevi tazminat alacaklarını ayrı ayrı takip konusu yaptığı, her iki icra dosyasından da ayrı ayrı vekâlet ücreti tahakkuk ettirilmiş olduğu tartışmasızdır.

 Disiplin kovuşturmasının şikâyetli avukatın mahkeme ilamına konu vekâlet ücreti ile yargılama giderini iki ayrı icra takibi yaparak tahsil etmesinde hukuka aykırılık olup olmadığı değil, yapılan işlemin meslek kurallarına uygun olup olmadığıdır.

 Eylem, şeklen hukuka uygun olsa bile,  ilamda yazılı aynı mahiyetteki iki alacak için iki ayrı takip yapılarak iki ayrı icra vekâlet ücreti tahsili meslek kurallarının ruhu ve kabul ettiği ilkelerle bağdaşmamaktadır. Avukat, yargı kararlarına uygun ise de toplumun önem verdiği moral değerlere ters ve avukatların kamudaki itibarını doğrudan ilgilendiren hususlarda daha dikkatli ve özenli olmak “avukatlar paradan başka hiçbir şey düşünmez gibi olumsuz bir imajın yaratılmasına” eylemleriyle katkıda bulunamazlar.

 Çünkü avukatlık her şeyden önce bir kamu hizmetidir ve “avukat kamunun avukatlık mesleğine güveni” nin sarsılmamasını sağlayacak biçimde çalışmak zorundadır. (Avukatlık Yasası Madde 34 ve TBB Meslek Kuralları madde 3)

 Bazı davranışların yasalara uygunluğu yeterli mazeret sayıla­maz. Avukat aynı zamanda “hukuka uygunluk” ölçüsüne de bağlıdır. (Av. Faruk Erem, Meslek Kuralları Şerhi, s. 46).

 Şikayetli avukatın eylemi, Avukatlık Yasası’nın 34. maddesinde açıklanan; Yüklenilen görevi, bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliği’nce belirlenen Meslek Kuralları’na uymak yükümlülüğü ile Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3. maddesinde açıklanan; Mesleki çalışmasını kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işini tam bir sadakatle yürütme ilkesine ve 4. maddesinde açıklanan; Mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınma ilkelerine aykırılık teşkil etmekle disiplin suçunu oluşturmaktadır.

 Şikâyetli avukatın eylemi Avukatlık Yasası 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. maddelere aykırı olmakla Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan hukuksal değerlendirme isabetli bulunmamış ve Şikâyetçi itirazının kabulü ile Avukatlık Yasası 158. maddedeki takdir hakkı da kullanılarak uyarma cezası tayini gerekmiştir.

 Sonuç olarak, Şikâyetçi … …’in itirazının kabulüne, … Barosu Disiplin Kurulu’nun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin 25.01.2013 gün ve 2012/39 Esas, 2013/4 Karar sayılı kararının KALDIRILARAK Şikâyetli Avukat … … …’nın UYARMA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA, katılanların oybirliği ile karar verildi.

ETKİNLİK TAKVİMİ

3.12.2024
AV. MELTEM ÖZDEMİR
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.